Genel

Anadolu Ajansının "26. Dönem Savaş Muhabirliği Eğitimi" başladı

- AA Akademi ve Yayın Koordinatörü Yahya Bostan: - "Amacımız, sizlere savaş, afet, olağanüstü durumlarda mesleğinizi sağlıklı şekilde yapabilmenin donanımını sağlamak"

Abone Ol

ANKARA (AA) - Anadolu Ajansı (AA) Akademi ve Yayın Koordinatörü Yahya Bostan, "Gazeteciler ne yazık ki savaş bölgesinde bu süreçten sonra yalnız kalabilir, bunu Gazze'de gördük. Amacımız, sizlere savaş, afet, olağanüstü durumlarda mesleğinizi sağlıklı şekilde yapabilmenin donanımını sağlamak." dedi.

AA, Polis Akademisi Başkanlığı ve Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) işbirliğiyle savaş, afet ve olağanüstü hallerde görev yapacak muhabirlerin yetiştirilmesi amacıyla, 9'u AA personeli olmak üzere, 15 farklı ülkeden 25 kursiyerin katıldığı "26. Dönem Savaş Muhabirliği Eğitimi" başladı.

Yeni dönem eğitiminin başlaması dolayısıyla AA Genel Müdürlüğü'ndeki AAtölye'de tören düzenlendi.

AA Akademi ve Yayın Koordinatörü Yahya Bostan, şu ana kadar yapılan eğitimlerde ciddi tecrübe edinildiğini, eğitim içeriklerinin sürekli güncellenerek genişletildiğini söyledi.

Bostan, bugüne kadar 558 gazeteciye eğitim verdiklerini kaydederek, 14 ülkeden gelen katılımcılar arasında, Gazze'de foto muhabirliği yapan Mustafa Hassouna'nın da bulunduğunu aktardı.

Uluslararası hukukun kağıt üzerinde kaldığını vurgulayan Bostan, şunları söyledi:

"Dijitalleşmeyle birlikte ırkçılık ciddi şekilde bütün ülkelerde ama daha çok Batı'da yükselişe geçiyor. Karmaşık bir dünya sisteminin içerisindeyiz. İsrail Gazze'de soykırım işliyor. Bu çatışmaların yayılma riski çok fazla ve dünyanın başka coğrafyalarında da terör ve istikrarsızlık yüksek. Bizler gazeteciyiz, işimiz kamuoyunu tüm çıplaklıklarıyla bilgilendirmek. Savaş ve afet halinde hakikatin sözcülüğünü yapmak bizim görevimiz, bunu yaparken de ayakta kalmak zorundayız."

İsrail'in Gazze'ye saldırıları nedeniyle 173 gazetecinin hayatını kaybettiğini hatırlatan Bostan, uluslararası hukukun gazetecileri koruyamadığı değerlendirmesinde bulundu. Yahya Bostan, şöyle devam etti:

"Bu kadar yoğun gazetecinin hayatını kaybettiği dönemi ben hatırlamıyorum. Demek ki bir şeyler değişiyor, kural kalmamış. Uluslararası hukuk, bu arkadaşlarımızı korumamış. Bu arkadaşlarımız öldürülmüş, kimse ceza almamış. Gazeteciler ne yazık ki savaş bölgesinde bu süreçten sonra yalnız kalabilir, bunu Gazze'de gördük. Amacımız, sizlere savaş, afet, olağanüstü durumlarda mesleğinizi sağlıklı şekilde yapabilmenin donanımını sağlamak. Savaş şartlarında mesleğinizi iyi yapın, aynı zamanda hayatta kalabilin istiyoruz. Alanında çok uzman ekiplerden eğitimler alacaksınız. Suda hayatta kalma eğitimi, helikopter, ileri sürüş teknikleri, gerçek mermilerin kullanıldığı tatbikatlar çok kapsamlı, güçlü bir eğitim olacak."

TİKA Başkan Yardımcısı Rahman Nurdun da kursiyerlere, savaş muhabirlerinin, haber yazmanın ötesinde insanlığın en zorlu anlarına tanıklık etme ve o anları objektif şekilde aktarma sorumluluğuna sahip olduklarını dile getirdi.

Çatışma ve kriz bölgelerinde yaptıkları haberlerle muhabirlerin birer savaş tanığı olduklarını kaydeden Nurdun, gazeteciliğin dünyadaki gerçekleri gözler önüne seren ve toplumsal bilinci geliştiren önemli bir meslek olduğunu vurguladı.

Rahman Nurdun, "TİKA olarak sadece ülkemizde değil dünya genelinde insani yardım ve kalkınma anlamında yürüttüğümüz projelerle daima insan haklarına, barışa ve toplumların gelişimine önem verdik." dedi.

Savaş muhabirliğinin önemine değinen Nurdun, "Savaş muhabirliği eğitiminde katılımcılar, pek çok beceriyi geliştirme imkanı bulacak." diye konuştu.

- "Dünyanın tek uluslararası geçerliliğe sahip programı"

Polis Akademisi Başkan Yardımcısı Fatih İnal, Polis Akademisi ve AA işbirliğinde yürütülen programın, dünyanın tek uluslararası geçerliliğe sahip sertifika programı olduğunu belirtti.

İnal, "173 basın emekçisi, dili, dini, rengi ne olursa olsun gerçekten kalemlerini, deklanşörlerini ve kameralarını satmadan, dünyayı doğru bilgiyle bilgilendirmek için en kıymetli varlıkları olan canlarından geçtiler. Hepsini minnetle yad ediyorum." ifadelerini kullandı.

Her açılışta ve kapanışta, "İnşallah burada öğrendiklerinizi bir savaş ortamında kullanmak zorunda kalmazsınız." temennisinde bulunduğunu hatırlatan İnal, uzman eğitmenler tarafından Türk Polis Teşkilatının deneyimlerinin gazetecilere aktarıldığını vurguladı.

Habercilikten kişisel güvenliğe, savaş hukukundan ilk yardıma, ileri sürüş tekniklerinden suda hayatta kalmaya, kimyasal ve biyolojik saldırılardan olağanüstü durumlarda medya yönetimine kadar 26 ayrı dersin verileceği eğitimler, 12 gün sürecek.​​​​​​​

{ "vars": { "account": "G-KW05LWMTBL" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }