Türk Eğitim-Sen'in (TES) hukuki mücadelesi sonucunda, norm kadro fazlası olarak belirlenen sendika üyelerinin, aile birliği mazereti kriterleri göz ardı edilerek zorunlu (re'sen) atamalara tabi tutulması işlemlerine karşı açılan davalarda idare mahkemeleri, yeni yürütmeyi durdurma kararları verdi. Bu kararlar, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) yer değiştirme işlemlerinde Anayasa ile teminat altına alınan aile birliğini koruma yükümlülüğünü pekiştiren emsal niteliği taşıyor.
Ankara 11. İdare Mahkemesi, 24.11.2025 tarihli ve 2025/1348 Esas numaralı kararında, norm kadro fazlası olduğu gerekçesiyle eşinin ikametine uygun olmayan bir Ankara ilçesine atanan davacı öğretmenin atama işlemine "dur" dedi.
Mahkeme gerekçesinde, atama yetkisinin kullanımında Anayasa'nın 41. maddesinin önceliğini vurguladı:
"Toplumun temeli olan ailenin korunması, huzur ve refahı için gerekli tedbirlerin alınması tüm kurumların Anayasal yükümlülüğüdür. Mazeret atamaları kapsamında yer alan aile birliği mazeretinin re'sen yapılan atamalarda da dikkate alınması gerektiği açıktır."
Kararda ayrıca, idarenin, davacının aile birliğinin korunabileceği, mutad ulaşım araçları ile gidip gelebileceği şehir merkezinde veya yakınında bulunan uygun bir okula atama yaparak bu anayasal yükümlülüğü yerine getirmesi gerektiği belirtilerek, tesis edilen işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı tespiti yapıldı.
Antalya 1. İdare Mahkemesi ise 19.11.2025 tarihli ve 2025/795 Esas numaralı kararında, eşi zorunlu yer değiştirmeye tabi eğitim personeli olan ve daha önce aile birliği mazeretiyle Antalya il merkezine atanmış bir öğretmenin, ilçe dışındaki bir okula atanması işlemini hukuka aykırı buldu.
Mahkeme, öğretmenin aile birliği mazeretiyle il merkezinde görevlendirilmiş olmasını dikkate alarak, bu mazeretin göz ardı edilerek yapılan atama işleminde hukuka uyarlık görülmediğini belirtti.
Kararın en kritik kısmı ise, uygulamanın olası sonuçlarına ilişkin uyarıydı:
"Hukuka aykırı bulunan dava konusu atama işleminin uygulanması halinde, davacının aile bütünlüğünün bozulacağı ve bu durumun telafisi güç zararlara yol açabileceği değerlendirilmiştir."
Bu iki farklı mahkemeden çıkan kararlar serisi, Milli Eğitim Bakanlığı'nın norm kadro fazlası atama süreçlerini yeniden gözden geçirmesi ve Anayasal güvence altındaki aile birliğini her koşulda koruma altına alması gerektiği yönünde güçlü bir yargı mesajı vermiştir.