Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği'nde yer alan "hizmet süresi" hesaplama kriterleri, binlerce öğretmenin mağduriyetine yol açıyor. Uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik unvanlarına başvuru sürecinde, öğretmenlik dışındaki kamu/devlet hizmet sürelerinin dikkate alınmaması, bu durumdaki öğretmenlerin kariyer hedeflerine ulaşmasını engellerken, ciddi bir ekonomik kayıp yaşamalarına neden oluyor.
Hizmet Süresi Engeline Takılan Öğretmenler: 8-17 Bin TL Kayıp Yaşanıyor
Yönetmeliğe göre, uzman öğretmenlik için en az 10 yıl, başöğretmenlik için ise uzman öğretmenlikte en az 10 yıl (toplamda 20 yıl) hizmet süresi şartı aranıyor. Ancak, bu sürenin hesabında yalnızca "öğretmen veya uzman öğretmen olarak geçirilen hizmet süreleri" dikkate alınıyor. Öğretmenlik mesleğine geçmeden önce farklı kamu kurumlarında, hatta MEB bünyesinde öğretmenlik dışındaki kadrolarda görev yapan personelin bu hizmet süreleri, kariyer basamaklarında ilerleme hesabına dahil edilmiyor.
Mağdur öğretmenler, bu durumun büyük bir haksızlık olduğunu dile getirerek, yıllarca devlete verdikleri hizmetin yok sayıldığını belirtiyorlar. Kariyer unvanlarını alamadıkları için her ay maaşlarında ciddi bir eksiklik (iddialara göre 8 ila 17 bin TL arasında) yaşadıklarını ifade eden öğretmenler, bu durumun hem motivasyonlarını düşürdüğünü hem de aile bütçelerini zorladığını vurguluyor.
Bir mağdur öğretmen, "Yıllarca devlete hizmet ettim. Öğretmenliğe geçince eski kamu hizmetimin sayılmaması tamamen adaletsizlik. Sadece kariyer hakkımızı değil, aynı zamanda ekonomik olarak da hakkımızı kaybetmiş oluyoruz. Her ay maaşımızda oluşan bu fark, emeğimizin karşılığıdır ve bizden esirgeniyor," sözleriyle tepkisini dile getirdi.
Talep: Yönetmelik Güncellenmeli, Kapsam Genişletilmeli
Öğretmen sendikaları ve mağdurlar, bu adaletsizliğin giderilmesi için MEB'e ve ilgili mercilere çağrıda bulunuyor. Talepler, Aday Öğretmenlik ve Öğretmenlik Mesleği Kariyer Basamakları Yönetmeliği'nin ilgili maddelerinde değişiklik yapılarak, öğretmenlik öncesi kamu/devlet hizmet sürelerinin de kariyer basamaklarında ilerleme hesabına dahil edilmesi yönünde yoğunlaşıyor.
Özellikle şu hizmet sürelerinin kapsama alınması isteniyor:
Öğretmen olarak atanmadan önce 657 sayılı Kanun kapsamında diğer hizmet sınıflarında geçirilen süreler.
Diğer bakanlık veya kamu kurum ve kuruluşlarında kadrolu/sözleşmeli/ücretli öğretmen statüsünde veya diğer hizmet sınıflarında geçirilen süreler.
Üniversitelerde araştırma görevlisi/öğretim görevlisi kadrolarında geçen süreler.
Sendikalar, bu düzenlemenin, Anayasa'nın eşitlik ilkesi ve kamu hizmetinde geçen sürenin değerlendirilmesi prensibi açısından zorunluluk olduğunu belirtiyor. Hukuki süreçlerin de devam ettiği biliniyor. Bazı eğitim sendikaları, bu eksik düzenlemeyi yargıya taşıyarak mağduriyetlerin giderilmesi için hukuki mücadeleyi sürdürüyor.
Mağdurlar, seslerinin duyulması ve sorunun bir an önce çözülerek ilgili yönetmeliğin güncellenmesi çağrısıyla yetkililerden acil adım bekliyor. Aksi takdirde, binlerce deneyimli öğretmenin kariyer ve ekonomik hak kayıplarının devam edeceği öngörülüyor.