Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) geçtiğimiz yıl başlattığı yeni bir uygulama bu yıl da devam ediyor. Öğretmenlerin ek ders ücretlerinden yapılan vergi kesintileri artık doğrudan maaşlardan düşülecek. Bu durum, özellikle ekim ayında öğretmenlerin maaşlarında önemli bir düşüşe neden olabilir. Peki, bu yeni sistem nasıl işliyor? Ek ders ücretleri ne kadar? İşte tüm detaylar ve vergi dilimlerine göre örnek hesaplamalar...
Öğretmenlerin Ek Ders Gelirinde Vergi Darbesi: Kesinti Maaşlardan Yapılacak
Öğretmenlerin ek ders ücretleriyle ilgili uygulama yeniden gündemde. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Hazine ve Maliye Bakanlığı arasında yapılan protokol doğrultusunda, ek derslerden alınacak vergiler artık doğrudan ödemelerden kesilmeyecek. Bunun yerine, vergiler öğretmenlerin maaşlarına yansıtılacak. Bu düzenleme ilk kez geçen yıl uygulanmıştı ve 2025 itibarıyla devam ediyor.
Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullarda görev yapan öğretmenlerin ek ders ücretleri her ay düzenli olarak hesaplanıyor. Okul yöneticileri, bu ay itibarıyla ek ders modülü ve KBS (Kamu Bordro Sistemi) üzerinden işlemleri başlattı. 2025 yılı için ek dersin saatlik ücreti 163 TL olarak belirlenmiş durumda.
Öğretmenler özellikle yılın ikinci yarısında daha yüksek vergi dilimlerine girdikleri için, kazandıkları ek gelirden maaşlarına doğrudan yansıyan ciddi kayıplar yaşıyor. Bu durum, öğretmenlerin alım gücünü olumsuz etkiliyor.
Vergi kesintileri, öğretmenlerin gelir dilimine göre değişiklik gösteriyor. Örneğin, haftada 21 saat ek derse giren kadrolu bir öğretmenin ek gelirinden yapılacak kesinti şu şekilde hesaplanıyor:
%15 vergi diliminde: 516,06 TL
%20 vergi diliminde: 688,06 TL
%27 vergi diliminde: 928,91 TL
%30 vergi diliminde: 1204,14 TL
Bu tablo, öğretmenlerin yılın ilk yarısında nispeten daha az, ikinci yarısında ise çok daha yüksek kayıplarla karşılaştığını ortaya koyuyor. Vergi dilimi arttıkça, ek dersin öğretmene katkısı azalıyor.
MEB'in hayata geçirdiği sistem değişikliği, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile yapılan protokol kapsamında yürütülüyor. Bu protokol sayesinde vergi kesintileri doğrudan maaş bordrosuna yansıtılıyor. Resmî açıklamalara göre bu yöntem, vergi tahsilatında şeffaflık ve standartlaştırma amacı taşıyor. Ancak öğretmenler, "maaştan kesinti" uygulamasının psikolojik olarak gelir kaybını daha görünür hale getirdiğini belirtiyor.
Öğretmenler arasında en çok dile getirilen şikâyet, ek ders gelirlerinin neredeyse "eritilmesi" oldu. Özellikle yılın ikinci yarısında artan vergi yükü, öğretmenlerin bütçesinde ciddi açıklar yaratıyor. Eğitim sendikaları, öğretmen maaşlarının zaten yetersiz olduğunu, ek ders gelirlerinin de bu şekilde kesintiye uğratılmasının kabul edilemez olduğunu ifade ediyor.
Türk Eğitim-Sen ve Eğitim Bir-Sen gibi sendikalar daha önce yaptıkları açıklamalarda, ek derslerin vergi dışı bırakılması gerektiğini savunmuş, "öğretmenin emeğinin ek dersle telafi edildiğini" vurgulamıştı.
Uzmanlara göre ek ders ödemeleri, öğretmenlerin toplam gelirinde önemli bir yer tutuyor. Türkiye'de öğretmen maaşlarının yaşam maliyetleri karşısında yetersiz kaldığı sık sık gündeme gelirken, ek ders ücretleri öğretmenler için adeta "tamamlayıcı gelir" niteliği taşıyor. Ancak yeni uygulama ile bu gelirler daha az görünür hale geliyor.
Eğitim ekonomisi uzmanları, öğretmenlerin yıl ortasında hızla üst vergi dilimlerine girdiğini ve ek derslerden elde ettikleri kazancın ciddi oranda düştüğünü belirtiyor. Bu durumun, mesleki motivasyonu da olumsuz etkilediği ifade ediliyor.
Öğretmenlerin maaş ve ek ders gelirleri üzerindeki vergi yükü, eğitim camiasında en çok tartışılan konular arasında yer almaya devam ediyor. Hükümet, uygulamayı vergi sistemiyle uyumlu hale getirme gerekçesiyle savunsa da, öğretmenler "her geçen gün daha da yoksullaştıklarını" söylüyor. Önümüzdeki aylarda sendikaların bu konuda yeni adımlar atması ve ek ders vergilerinin yeniden masaya yatırılması bekleniyor.