Yeni yıl heyecanı yaklaşırken, 1 Ocak Perşembe gününün resmi tatil olmasıyla birlikte pek çok kamu çalışanı ve öğretmen "tatili 4 güne tamamlama" planları yapmaya başladı. Ancak 2 Ocak Cuma günü için alınacak sağlık raporları, göründüğü kadar masum bir tatil bileti olmayabilir! Mevzuattaki "memuriyet mahalli" kuralını ihlal eden veya usulsüz şekilde alınan raporların kurum amirlerince reddedilmesi durumunda, memurları maaş kesintisinden kınama cezasına kadar uzanan sert bir disiplin süreci bekliyor. Peki, raporun geçersiz sayılması için hangi kriterler geçerli? İl dışından alınan raporlar neden riskli? 657 Sayılı Kanun'un 163. maddesi bu konuda ne diyor? İşte yılbaşı sonrası göreve gitmemeyi düşünenlerin bilmesi gereken tüm yasal detaylar ve idari risk analizi haberimizde...
Yılbaşı Tatili Sadece 1 Günle Sınırlı
Kamuoyunda yaygın biçimde "yılbaşı tatili" olarak adlandırılan izin süresi, mevzuata göre yalnızca 1 Ocak Perşembe gününü kapsıyor. 31 Aralık Çarşamba ve 2 Ocak Cuma günleri için ise herhangi bir idari tatil ya da resmi izin kararı bulunmuyor.
Bu nedenle söz konusu tarihlerde kamu kurumlarında mesai, okullarda ise eğitim öğretim faaliyetleri normal takvimine uygun şekilde devam edecek.
Bazı öğretmenlerin 2 Ocak Cuma günü için sağlık raporu alarak bu günü hafta sonu ile birleştirmeyi planladığı görülüyor. Ancak bu uygulama, disiplin riski doğurabilecek ciddi bir mevzuat sorununu beraberinde getiriyor.
Özellikle raporun alındığı yer ve şartlar, izne çevrilip çevrilmeyeceğini doğrudan etkiliyor.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre, öğretmenler dâhil tüm kamu personelinin aldığı sağlık raporlarının izin olarak kabul edilebilmesi için belirli bir şart bulunuyor.
Buna göre sağlık raporunun:
Memurun görev yaptığı ilçe,
Ya da "memuriyet mahalli" sayılan yakın yerleşim yerlerindeki sağlık kuruluşlarından
alınması gerekiyor.
Bu şart sağlanmadan, farklı bir il ya da ilçeden alınan sağlık raporları kurum amirliği tarafından izne çevrilmeyebilir.
Usule uygun olmayan bir sağlık raporu nedeniyle göreve gelmeyen kamu personeli hakkında "göreve gelmeme" işlemi uygulanır.
Bu durumda:
İlgili gün izinli sayılmaz
Personel için disiplin soruşturması açılır
Devamsızlık fiilen gerçekleşmiş kabul edilir
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesi kapsamında, 1 ila 3 gün göreve gelmeme fiili disiplin suçu olarak düzenlenmiştir.
Bu fiilin karşılığı normal şartlarda:
Aylıktan kesme cezasıdır
Ancak daha önce disiplin cezası bulunmayan memurlar için mevzuat gereği bir alt ceza uygulanabilir.
Bu da uygulamada çoğunlukla:
Kınama cezası
şeklinde sonuçlanmaktadır.
Uzmanlar ve sendika temsilcileri, öğretmenlerin bu dönemde rapor planlaması yaparken son derece dikkatli olması gerektiğini vurguluyor. Özellikle yılbaşı sonrası oluşan "uzun tatil algısının" mevzuatta karşılığı bulunmadığına dikkat çekiliyor.
Yanlış bir rapor tercihi, öğretmenler açısından geri dönüşü zor disiplin sonuçlarına yol açabiliyor.
Özetle:
31 Aralık ve 2 Ocak resmi tatil değil
Bu tarihlerde eğitim öğretim devam ediyor
Alınan sağlık raporları yer şartına bağlı
Usulsüz rapor disiplin cezası doğurabiliyor
Öğretmenlerin ve tüm kamu personelinin, yılbaşı sonrası süreçte mevzuata uygun hareket etmesi büyük önem taşıyor.