Gazze'ye insani yardım ulaştırmayı hedefleyen Küresel Kararlılık Filosu, İsrail donanmasının uluslararası sulardaki sert müdahalesiyle karşılaştı. Gazze kıyısından yaklaşık 80 kilometre açıkta gerçekleşen operasyonda, İsrail güçleri 13 gemiye el koyarken, aralarında 25 Türk vatandaşının da bulunduğu çok sayıda aktivisti alıkoydu. Türkiye Dışişleri Bakanlığı, müdahaleyi "uluslararası hukuku en ağır biçimde ihlal eden bir terör eylemi" olarak nitelendirerek, aktivistlerin derhal serbest bırakılması için tüm hukuki ve diplomatik girişimleri başlattığını duyurdu.
Gazze'ye insani yardım götürmeyi amaçlayan Küresel Kararlılık Filosu, uluslararası sularda İsrail donanmasının sert müdahalesine uğradı. İsrail güçleri, filodaki 13 gemiye el koydu, aralarında Türk vatandaşlarının da bulunduğu çok sayıda aktivisti gözaltına aldı. Yaşanan müdahale, Gazze kıyılarından yaklaşık 80 kilometre açıkta meydana geldi.
Filo organizatörleri tarafından yapılan açıklamada, İsrail deniz unsurlarının yardım gemilerine karşı "aktif saldırganlık" sergilediği belirtildi. Bazı teknelere kasıtlı olarak çarpıldığı, gemilerdeki aktivistlerin ise olası bir saldırıya karşı can yelekleriyle güvertede teyakkuz halinde beklediği ifade edildi. O anlar, canlı yayın bağlantıları aracılığıyla kamuoyuna yansıdı.
Küresel Kararlılık Filosu Türkiye Delegasyonu, İsrail tarafından alıkonulan Türk vatandaşlarının sayısının 25'e yükseldiğini açıkladı. Açıklamada, alıkonulan 20 aktivistin isimleri ve bulundukları gemiler de tek tek paylaşıldı:
Delegasyon, filonun amacının yalnızca insani yardım ulaştırmak olduğunu vurgularken, İsrail'in bu müdahalesinin uluslararası hukuk ve deniz güvenliği ilkelerinin ağır ihlali olduğunu belirtti.
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, saldırıyı en sert ifadelerle kınadı. Yapılan açıklamada, İsrail'in müdahalesi "uluslararası hukuku ihlal eden terör eylemi" olarak nitelendirildi. Bakanlık, "Vatandaşlarımızın ve diğer yolcuların derhal serbest bırakılması için tüm diplomatik girişimler başlatılmıştır. Ayrıca saldırının sorumluları hakkında hukuki yollara başvurulacaktır" ifadelerini kullandı.
Türkiye ayrıca, Birleşmiş Milletler ve uluslararası kuruluşlara çağrı yaparak Gazze ablukasının son bulmasını ve insani yardım gemilerinin seyrüsefer serbestisinin güvence altına alınmasını talep etti.
Deniz hukukuna göre, uluslararası sularda seyreden gemiler yalnızca kendi bayrak devletlerinin yargı yetkisine tabidir. Kıyı devletlerinin karasuları en fazla 12 deniz mili (yaklaşık 22 km) ile sınırlıdır. Bu sınırın ötesinde, tüm gemilerin seyrüsefer özgürlüğü bulunur. İsrail'in uluslararası sularda yardım gemilerine müdahalesi, uzmanlar tarafından "seyrüsefer özgürlüğünün açık ihlali" olarak değerlendiriliyor.
Her şeye rağmen filodaki bazı gemilerin engellemelere rağmen Gazze kıyılarına doğru seyrini sürdürdüğü öğrenildi. Aktivistler, dünya kamuoyuna seslenerek yardımın Gazze'ye ulaşması için destek çağrısını yineledi.